CHP Kocaeli İl Kadın Kolları Başkanı Songül Kaya, bugün il binasında düzenlediği basın toplantısı ile istifa etti. Kaya'ya toplantısında CHP Kocaeli Başkanı Bülent Sarı, ilçe başkanları, CHP'den milletvekili aday adayları Hülya Yolcubal ve Bahar Gültekin Candemir, yöneticiler ve partililer destek verdi.
Kaya'nın açıklamasında şu ifadeler yer aldı;
"Öncelikle Milletvekili Aday Adaylığı Açıklamama hoş geldiniz. Beni onurlandırdınız. İktidara hep birlikte yapacağımız yolculukta beni yalnız bırakmadınız. Hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim. Uzun yıllar önce partimizin kapısından içeri adım attığımda, “Koşullar ne olursa olsun var gücümle ve inandığım biçimde mücadele edeceğime” dair kendime bir söz verdim. Yolumu farklı seçebilirdim. Benim hikâyem başka türlü ilerleyebilirdi. Mücadelenin keskin çizgileri içerisinde emeğin, demokrasinin, özgürlüklerin, kadınların, gençlerin, yoksulların ve ötekileştirilenlerin, yok sayılan, görmezden gelinen tüm mağdur ve mazlumların sesi olacaktım. Ama öncelikle bu alanların Nazım’ın da dediği gibi toplumumuzda “yeri öküzümüzden sonra gelen” kadın hakları mücadelesinin neferi olacaktım. Bu bağlamda , kadının adını, kadının varlığını ve kadının gücünü temsil etmek amacıyla bir irade ortaya koymak istedim. İstanbul Sözleşmesi'nin iptal edildiği, kadına şiddetin artarak devam ettiği AKP iktidarlarında bugünlerde kadınların seslerinin daha çok duyulması ve siyasette kadınlara daha fazla alan açılması artık bir zorunluluktur.
"BU DÜZEN DEĞİŞECEK, DEĞİŞTİRECEĞİZ"
Bu sebeple Cumhuriyet Halk Partisi çatısı altında kadın kolu yöneticisi ve başkanı olarak aktif siyaset yaptım. Her koşulda mücadele azmimizin sınandığı bu süreçte pek çok gelişmenin ortasında bize yakıştığı gibi davrandığımızı inanıyorum.
“Kadının yeri evidir; kırıp dizini otursun evinde” diyenlere inat sokaklarda, alanlarda var olmak adına direndik. Sözümüzü yükselttiğimiz kürsüler oldu; karanlıkların üstüne yürüdük kol kola. Bu düzen değişecek! Değiştireceğiz! Kadınlar başta olmak üzere ülkemizi Özgürleştireceğiz!
"TÜRKİYE TABLOSUNUN DEĞİŞİM VAKTİ GELDİ"
İşsizler ordusunun devasa büyüklüğe ulaştığı; Enflasyonun 3 haneli rakamlarda seyrettiği;evine ayda bir kere bile kırmızı et giremeyen hane sayısının çığ gibi büyüdüğü; kredi kullanımın ve icralık kredi dosya sayısının milyonlarla ifade edildiği; neredeyse sadece kira, elektrik, doğalgaz, su, telefon ücretleri için çalışılır hale gelindiği; Türk Lirasının tüm dünya para birimleri karşısında değer kaybettiği; çocuğuna pantolon alamadığı için ve diğer bir çok ekonomik nedenle intiharların hızla arttığı, toplu iş katliamlarının, iş cinayetlerinin ve yılda ortalama 2.000 ler civarında işçi ölümünün gerçekleştiği; başta sendikal örgütlenme olmak üzere örgütlenmenin neredeyse dolaylı olarak yasaklandığı; tarımsal ve hayvansal üretimin tükendiği ve dışa bağımlılığın hızla arttığı; genç nüfusun ülkeden gitmeyi çözüm olarak gördüğü;korkunun hüküm sürdüğü, her gün halka zulmün ve küfrün reva görüldüğü; en son 6 Şubat Kahramanmaraş ve Defne Depremlerinde yaşandığı gibi artık onbinlerin birlikte öldüğü bir Türkiye tablosunun değişim vakti çoktan gelmiştir.
"CUMHURİYET TARİHİNİN EN ÖNEMLİ SEÇİMİNE GİDİYORUZ"
Hakça bölüşülen bir düzen, gerçek anlamıyla halk demokrasisi, insanların adalet arayışlarında bağımsız bir yargı, herkese iş, herkese aş olan bir Türkiye’yi hep birlikte 14 Mayıs’ta kuracağız!
Değişime ve her alanda ilerlemeye olan inancımız her zaman canlıydı. En umutsuz anda bile büyük zaferlere inandık. Cumhuriyet tarihinin en önemli seçimine doğru gidiyoruz. Elimiz her daim bu ülke için, insanımız için ve aydınlık yarınlar için taşın altındaydı. Karanlığa, yoksulluğa, talan ve yağmaya, zorbalığa, kadın düşmanlığına karşı kavgamızı büyütüyoruz. Olabildiği kadar emek sarf etmek ve güzel yarınlara açılan yolda yine bir sıra neferi olabilmek için gövdemizi de taşın altına koymaya kararlıyız.
"GÜNEŞLİ GÜNLER MÜJDELEMEK İÇİN GELİYORUZ"
Cumhuriyetimizin İkinci yüzyılını şen kahkahalarla karşılayacağız. Herkesin Türkiye’si hepimizin düş ülkesi olacak bu topraklar. “Senden Benden” demeden, kucak dolusu sevdiğimiz memleketimizin güzel insanlarına güneşli günler müjdelemek için geliyoruz. Saraylar yerle yeksan olup soytarılar kaçtığında güneşin sofrasına kurulacağız. Ve o gün artık çok yakın;
"YENİ BİR YOLA ÇIKAN YALNIZCA BEN DEĞİLİM"
İnsanların İnsan gibi hakkıyla, layıkıyla yaşayacağı Türkiye’yi hep beraber inşa etmek için ben de yola koyuluyorum. Geride bıraktığımız 12 yılı aşkın örgütlü mücadelemde iki kavramın öne çıktığını gönül rahatlığıyla ifade edebilirim. Bunlardan birincisi emek diğeri ise cesaret kavramlarıdır. Nasıl ki sizlerle, örgütümüzün kadın emekçileriyle bu yolu omuz omuza yürüdüysek bugün de yeni bir yola çıkan yalnızca ben değilim.
"BİZ KAZANACAĞIZ"
Partimizin ve Bu kentin yılgınlık nedir bilmeyen cesur ve emekçi kadınları için ve onlarla birlikte ben varım diyorum. Görev yaptığımız süre zarfında Kocaeli’nin tüm ilçelerinde çalışmalar yaptık. Kandıra’nın Deliveli köyünde, Derince’nin Terziler Köyünde, Gebze’nin Pelitli Köyünde, Dilovası’nın Çerkeşli köyünde, Karamürsel’in köylerinde, Kartepe’nin mahallelerinde kısacası bu kentin her karışında izimiz var. Üstlendiğimiz görev ve sorumlulukların gereğini yerine getirmek için var gücümüzle çalıştık. Çalışmaya da devam edeceğiz. Bugün 18 Mart, Çanakkale Zaferi’nin 108. Yıl dönümü. Emperyalizme karşı Çanakkale Cephesinde verilen mücadelede dünyada güç dengeleri değişmiş, Bu cephede verilen mücadelenin Anadolu halkına verdiği umut ve kararlılık Kurtuluş Savaşı'nın meşalesini de ateşlemiştir. 14 Mayıs seçimlerinde, 18 Mart ruhu ile bizlerin Çanakkale Zaferi ile özdeşleşen “Hiçbir zafere çiçekli yollardan gidilmez.” Şiarına yeniden sahipleniyoruz. Biz Kazanacağız! Biz Kazanacağız! Biz Kazanacağız!"